Doğu´nun Başbuğu" olarak tanınan Ülkücü camianın yakından tanıdığı Yılma Durak, Davutoğlu´nun bakanlık teklifini kabul eden MHP´li Tuğrul Türkeş´in tavrını ve bu teklifin yapılmasını eleştirerek, "Satın alınanlarla memleket kurtarılamaz" dedi.
Türk siyaseti önemli günler yaşıyor. Bu sahnelerden birisi de içinde ömrümüzü verdiğimiz MHP´de yaşanıyor. Bugün seçim hükümeti kurmakla görevlendirilen Başbakan Ahmet Davutoğlu anayasa gereği TBMM´de sandalye sayısı bulunan siyasi partilere sayıları ölçeğinde kabinede yer vermek için bir çağrı yaptı. Bu çağrıda Milliyetçi Hareket Partisi içinden üç kardeşimize de kapalı zarf gelmiş ve seçim hükümetinde Bakanlık teklifi yapılmıştır.
Bu teklifi alan iki arkadaşımız Genel Başkanımızın ve Genel Merkezimizin aldığı ; "seçim hükümetinde olmayacağız" kararına tabi olmuş ve bakanlık teklifini geri çevirerek kendilerine yakışan bir duruş sergilemişlerdir. Ancak içlerinden birisi; ki babası, Rahmetli Başbuğumuz Alparslan Türkeş´in bize emanet ettiği Tuğrul Türkeş üzerinde "Genel Başkan Yardımcısı" ve "MHP Milletvekili" sıfatları olmasına rağmen kimlerle, hangi istişareleri ettiğini bilmediğimiz bir şekilde karar almış ve seçim hükümetinde yer alacağını beyan etmiştir. Akabinde Başbakanlıktan yazılı açıklama yapılmış ve Başbakan´ın Tuğrul Türkeş´le telefonda görüşerek "olumlu" kararından dolayı tebrik ettiğini kamuoyuyla paylaşılmıştır.
Aynı saatlerde kendisine uzun uğraşlarımıza rağmen ulaşamadığımız Tuğrul Türkeş´in böyle bir kararı neden aldığını kendisinden öğrenemedik, ancak gerekçesi her ne olursa olsun bu karar parti disiplini içinde olması gereken bir insanın bu disiplini hiçe sayarak hem kendini hemde Genel Başkanımızı safdışı bırakması anlamına gelmektedir.
Gerekçesi ne olursa olsun parti adabımız, teşkilat disiplinimiz bizi Genel Başkanımızın aldığı karara ve Genel Mekrezimizin usul ve esaslarına aykırı olmaya asla götüremez. Böyle bir tutum ve davranış bize yakışmaz. Sayın Tuğrul Türkeş bu anlamda CHP´li Deniz Baykal kadar olamamış, Genel Başkanı´nın kararına bağlı hareket edemeyerek Türk siyasi tarihine kötü bir örnek olarak ne yazıkki geçmiştir. Bilinmelidir ki bu tür kırılmalar Türk siyasi tarihinde de derin izler bırakır ve siyasi geleneklerin oluşmasına engel olur.
Hayatımızı verdiğimiz bu dava yolunda iktidar sahipleri tarafından kaç defa hem milletvekilliği hem de bakanlık teklif edildiğini yakın dostlarımız bilirler. Ancak bizim kaderimiz bu yolda yoğrulmuştur.
Biz bu tekliflerin tümünü elimizin tersiyle reddetmişizdir. Sayın Türkeş´ede yakışan tavır bu olmalıydı.
Bize böyle zamanlarda bir teşkilat mensubu olarak Genel Başkanımızın ardında durmak ve Genel Merkezimizin yanında dimdik durmak yakışır. Bu nedenle Tuğrul Türkeş´in aldığı bu kararı hiçbir gerekçeyle doğru bulmadığımı kamuoyunun yüksek takdirine ve camiamıza arz ediyorum.
Yılma Durak
Erzurum
21.11.2024