ERZURUM HABER 25: Her yıl üniversitelerin sosyoloji bölümlerinden yüzlerce öğrenci mezun oluyor. Ancak mezunlar, iş bulamadıkları için toplumsal problemlerin çözümünde görev alamıyor. Sosyologlar ise meslektaşlarının daha fazla istihdam edilmesini istiyor.
Yeniden Sosyoloji Derneği (YESO-DER) Yönetim Kurulu Üyesi Korkmaz Sural, sosoyologların önemi ve istihdamı noktasında önemli bilgiler verdi. Sural, "Sosyoloji, toplumsal yaşamın içinde vücut bulan olay ve olguları bilimsel yönteme dayanarak araştıran bir bilimdir. Toplumsal yapıyı oluşturan ve bilimsellik ihtiva eden hemen hemen bütün etmenler sosyolojinin ilgilendiği konulardır. 21. yüzyılda Avrupa Birliği (AB) yolunda ivme kazanmak isteyen Türkiye´de sosyolojiye bakış açısının neden ehemmiyet teşkil ettiği toplumsal menfaatlerimiz açısından irdelenmelidir. Bugün dünya toplumlarını kümelediğimizde kuşku yok ki ülkelerin gelişmişliği ve kalkınmışlığı ile sosyolojiye atfedilen değer arasında pozitif bir ilişki bulunmaktadır. Birçok ülkenin çeşitli toplumsal sorunlarını çözmek için bu bilimin işlevlerinden faydalandıklarını görüyoruz" dedi.
TOPLUMUN EN ÖNEMLİ İHTİYACI
"Bugün özellikle Avrupa ülkeleri, Amerika ve Japonya başta olmak üzere gelişmiş birçok toplumda kamusal alanda ve özel sektörde sosyoloji bilimi büyük önem arz etmektedir" diyen Sural, "Ülkelere göre sosyolojiye ve sosyologlara atfedilen değere binaen kamusal alanda ve özel sektörde istihdam sayıları ve mesleğin diğer meslekler arasındaki konumu yine üzerinde durulması gereken önemli bir noktadır. Sadece Amerika´da 40´ın üzerinde farklı iş kolunda sosyologlar istihdam edilmektedir. Aynı zamanda İngiltere´de Sosyologlar stratejik noktalarda yine aynı sayıda farklı iş kolunda istihdam edilmektedir. Keza İsviçre, Norveç, Japonya gibi ülkelerde danışmanlık, araştırmacılık, politika belirleme ve benzeri noktalarda her biri 30´un üzerinde iş kolunda ve alanında sosyologlar istihdam edilmektedir. Film sektöründe bir konuyu işlemeden önce şirketler bünyelerinde kadrolu olarak istihdam ettikleri sosyologların bilgi ve deneyimlerinden istifade etmektedir. Bu alandaki başarı da malumunuzdur. Bahsi geçen ülkelerde sosyologların istihdam edilebilecekleri alanlardaki istihdam oranı yüzde yüzdür. Çünkü bu ülkelerde meslek elemanları toplumun en önemli ihtiyacı olarak görülmektedir" diye konuştu.
REFAH VE KALKINMADA ÖNEMLİ DAYANAK
Türkiye´de ise sosyolojiye ve sosyologlara atfedilen değerin yeterli olmadığını belirten Sural, şunları söyledi: "Özellikle kamu kurumlarında ilk defa 2005 yılında istihdam edilmeye başlanan Sosyologlar bunu büyük bir kazanım olarak görmekle beraber bu farkındalığın değerlendirilmesi açısından, istihdamın sürekliliği ve istihdam edilenlerin koşulları açısından tatminkar değiller. Sosyoloji toplumun başarısıdır, ülkenin başarısıdır. Refahta, kalkınmada, toplumsal çatışmasızlıkta en önemli dayanaktır. Bununla birlikte hukukta, siyasette, yönetimde, sosyal yaşamda, sağlıkta, kültürde, eğitimde kendisinden istifade ettiğiniz oranda başarıdır. Her probleme aynı reçeteyi sunmaz. Sosyolojik yaklaşım problemlerin çözümüne yönelik bilimseldir, yöntemi vardır. Sosyal problemlere yaklaşım noktasında kendi tekniği ile bakar. Örneğin bir kurum olarak dinin birleştirici ve birleştirici etkisini bilir. Şiddet, kadına şiddet, ötekileştirme, ayırımcılık gibi kaynağını toplumsal yaşam ilişkilerinden alan olguların olmazsa olmazı sosyolojik bakış açısıdır."
SOSYOLOGLARIN FARKINA VARILMALI
Bazı kamu kurumlarında çalışan meslektaşların önemli başarılara imza attığını belirten Sural, sözlerini şöyle tamamladı: "Bugün Türkiye´de de Sosyologların çeşitli organizasyon ve başarılarına tanık olmaktayız. Özellikle şiddet konusunda Adalet Bakanlığı´nın Elektronik izleme sistemi bu alanda çalışan sosyologların eseridir. Aynı şekilde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı bünyesinde sosyal inceleme ve araştırma yapan sosyologların başarısı en önemli göstergelerden biridir. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı bünyesinde de yine kırsal alana yönelik olarak planlama, araştırma ve buradaki bireylerle sağlıklı iletişim konularında sosyologların farkına varılmıştır. Özetlemek gerekirse gelişen Türkiye´de problemlerin çözümü noktasında artık sosyologların farkına varılmalı ve bu bilimin yeteneklerinden faydalanmalıdır. Ekonomik ve toplumsal gelişim seyrindeki güzide ülkemizin problemlerini aşmasında sağlıklı gelişmesinde, büyümesinde bu mesleğin mensuplarının farkına varılmalıdır."
KERİM ATICI merhabahaber.com