Birkaç gün öncesine kadar afra tafralarından geçilmeyen, ekonomik şartları gerekçe göstererek 'hemen seçim, şimdi seçim' diyerek ülkenin ve insanların ekonomik durumundan kendisine muhalefet vazifesi çıkaran, parti, lider, kişi ve kurumların ne kadar desteksiz, bilgisiz ve konuyla ilgili çözüm önerilerinin olmadığı ortaya çıktı.
Bu süreç ülkenin batması pahasına, insanların ekonomikmen çökmesi adına sırf iktidara gelmek için bu olumsuzluğun daha çok artması ve doların 25 TL’ye çıkacak olmasından memnuniyet duyacak kadar küçülen bir muhalefetin varlığını gösterdi bize.
Ne ana muhalefet ne de diğer siyasi partiler. Hiç biri bu zorlu süreçte, kendi vatandaşlarını ilgilendiren bu meseleye çözüm adına bir proje ve sistem ortaya koyamamanın acziyeti, şaşkınlığı ve beceriksizliğini yaşadılar.
Sabah akşam, “bak dolar şuraya çıktı” deyip felaket tellağından öte hiçbir katkıları olmadı bu partilerin.
Herkes doların daha çok çıkmasını, ekonominin daha çok yara almasını, halkın daha çok perişan olmasını istedi, bunu bekledi ve kısmen bu yaşanınca da keyifle doların çıkmasını izlediler sıcak koltuklarından.
Oysa biri, sadece biri çıkıp da “Sevgili vatandaşlarım, her ne kadar bizler iktidarda olmasak da, gelinen nokta Ak Parti’nin hatalarının bir sonucu olsa da bu ülke hepimizin. Ülkenin ekonomik çöküşü hepimizin çöküşüdür. Bundan sadece Ak Partililer değil tüm vatandaşlar etkileniyor. Dolayısıyla bizler de siyasi parti olarak bu durumdan çıkılması için iktidara yardımcı olmaya hazırız. Ve şu programın uygulanması ile bu problemin üstesinden geleceğimize inanıyoruz” deseydi, hem muhalefet olmanın sorumluluğunu hem de halkımızı ve ülkemizi ne kadar önemsediklerini ve dert edindiklerini ispat ederlerdi.
Bunu yapan bir siyasi parti ya da onun lideri, her kesimden halkın gözünde büyür ve gerçek bir vatansever olduğunu gösterebilirdi. Hiçbir lider bunu yapacak bir olgunluk gösteremedi. Ülke zor durumda ve vatandaş göz yaşı dökerken onlar âlem yaptılar, keyif çattılar. Ülkeyi bu kötü durumdan kurtaran da her zaman olduğu gibi yine Cumhurbaşkanı Erdoğan oldu. Böyle olunca da azılı ve her platformda Erdoğan’a düşman olanlar bile, “Seçim olsa Erdoğan kazanır” demek zorunda kaldılar.
Zira iktidardan belki yüz kat daha sınıfta kaldılar ve sözden, hamasetten başka hiçbir donanım ve bilgilerinin olmadığını bir kez daha ortaya koydular.
Bu muhalefet ile 2023’te de Erdoğan iktidardır bilginiz olsun. Ama bir şartla. Kendi içlerinde olan menfaat ve çıkar odakları ile yollarını ayırmak ve yeniden 94 ruhuna dönmek şartıyla…
KAYNAK: ELAZIĞ HAKİMİYET