Erzurumspor hiç şüphesiz tarihinin en parlak dönemlerini Mehmet Sekmen'in Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı oluşundan sonra yaşamıştır.
29 Ocak 1968 tarihinde kurulan ve 1969 yılında 3. Lige kabul edilen Erzurumspor Kulübü, 1972-73 sezonunda 3. Lig Yeşil Grup şampiyonu olarak 2. Lige çıktı.
1973–74 sezonunda yeniden 3. lige düşen Erzurumspor, 1978–79 sezonunda tekrar 2. lige çıktı.
Uzun yıllar bu ligde mücadele eden Erzurumspor, 1997–98 sezonunda önce 2. Lig 4. Grubu lider olarak tamamladı.
Ardından play–off mücadelesinde grubu açık ara birinci olarak önde bitirip, Cemal Polat Başkanlığında 1. lige çıktı.
Dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı MHP'li Mahmut Uykusuz için Erzurum'u 1. Lig'de temsil eden ve Erzurum ismini Dünya'ya duyuran Erzurumspor'un hiç bir önemi yoktu.
Takıma maddi ve manevi desteği bir taraf bırakın maçlarını bile takip etmiyor, "Ne haliniz varsa görün. Erzurumspor Olsada Olur, Olmasa da" mantığıyla Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini yürütüyordu.
Tıpkı Mahmut Uykusuz'un "Ne haliniz varsa görün. Erzurumspor Olsada Olur, Olmasa da" mantığıyla hareket eden dönemin MHP'li merkeze bağlı Dadaşkent, Yakutiye, Kazım Karabekir ve Yenişehir Belediye başkanları da aynı görüş ve düşünce içerisindeydiler.
Türkiye 1. Ligi´nde üç sezon sürdürdüğü mücadelesinde 2000–2001 sezonunda 17. sırada tamamlayarak tekrar ikinci lige düşen Erzurumspor 2009-2010 sezonunda TFF 2. Lig 3. grupta mücadelesine devam ederken mali sıkıntılar yüzünden çıkmadığı iki maç sebebiyle TFF tarafından amatör lige düşürüldü.
Ardından sahipsizlik ve parasızlık yüzünden kulüp kapatıldı.
Erzurum amatör spor tarihini yakından bilenler bilir. Berber İbrahim isimli bir spor sever tarafından kurulan 3 Temmuz spor zaman sonra maddi sıkıntılara düşmemek için kulüp başkanı İbrahim bey ile Erzurum Belediyesi arasında yapılan bir anlaşma ile takımın adını 3 Temmuz Beldespor olarak düzenleyip Erzurum Belediyesi'nin futbol takımı olarak Sportif faaliyetlerine devam ettirilmiştir. (Eskiler Bu takıma kurucusu olan Berber İbrahim'den dolayı İBOSPOR'da derlerdi.)
Erzurum Belediyesi, Büyükşehir ünvanına kavuştuktan sonra dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler tarafından cep harçlıklarıyla takımı dostlar alışverişte görsün mantığıyla 3. Lig'de ne bir üst lige çıksın, ne de Amatör lige geri dönsün düşüncesiyle idare etti.
Ama 2014 yılında Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçilen Mehmet Sekmen, Erzurum'u Marka şehir yapma yolunda atılması gereken ilk adımın Dünya’ya şehirlerinin adını duyurmak için sportif faaliyetler kapsamında başarılı olan İtalya'nın Roma, İspanya'nın Madrid ve Barcelona, Rusya'nın Dinamo Moskova ve İngiltere'nin Manchester gibi şehirlerini model olarak belirlemiştir.
Bu inanışa da Mehmet Sekmen’i Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın şu sözleri sürüklemiştir. “Erzurumspor Hak ettiği yerde değildir. Erzurumspor’u Hak ettiği yere getir” Cumhurbaşkanımızın üstün siyaset bilgisi, tecrübesi, bilgi, birikim ve donanımına olan sonsuz inancından şüphesi olmayan Mehmet Sekmen aslında Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisine başarıya gitmenin yolu olan ipucunu da kendisine vermişti.
Gelişen ve Büyüyen Türkiye’nin gerçek mimarı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dan ilham alan Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, şehrimizin yıllardır özlemini ve hasretini duyduğu Erzurumspor sevgisini yeniden alevlendirmek ve bu şehrin ismini Dünya’ya duyurmak için ilk hedef olarak belirlediği Erzurumspor’u üst liglere taşımak ve Erzurumspor’un ismini Dünya’ya duyurmak için ne gerekliyse yapacağına söz verdi ve hayalleri birer birer gerçeğe dönüştürdü.
Belki şimdi bu yazıyı okurken bana kızanlar, hatta ve hatta yalaka, dalkavuk diyenlerin olduğunu duyabiliyorum.
Ama varsın desinler...
Ben Mehmet Sekmen'in ne yalakası, ne dalkavuğu, ne de goygoycusu değilim.
Önceki gün Şehrin her noktasında yapılan kutlamaların mimarı unutmayalım ki, Mehmet Sekmendir.
Bunu inkâr eden varsa buyursun önden gelsin…
Şimdi kimin parasını harcadı?
Kimin Parasıyla yaptı? Diye konuşanların da sesini duyuyorum.
Onlara sırtımı dönerek güldüğümü söyleyeyim…
Elbette Babasının parasıyla yapmadı.
Ama bugüne kadar yapmayanların işini yaptı.
Dedim ya; Bu Adam Çok Kötü ve Çok Tehlikeli…
Ne kulübün başkanı, ne yöneticisi, ne de şehrin esnaf, tüccar ve işadamı Mehmet Sekmen'in verdiğini verememiştir bu takıma...
Dua edelim Mehmet Sekmen hep Başkan Olsun...
Erzurumspor Sahipsiz kalmasın...
Şimdi bu satırları okuyan bazı Şehrin ekâbirleri, ebabil yavruları kızmaya başlamışlardır bana…
Bu Nasıl bir yazı diye…
Çünkü Onlar kendi düşündükleri gibi düşünmeyenleri de sevmezler…
Haliyle bu yazıyı okurken beni de çokça andıklarını biliyorum.
Onlar Mehmet Sekmen gibi bir Belediye başkan modelini de sevmezler
Çünkü...
Onlar alışmışlar komşularının ya da kendi çocuklarını işe koyup komşudan bir cep harçlığı alıp çocuklarının maaşları üzerinden de kredi alıp bir araba altına çekip gezip tozmaya...
Belediye'den doğrudan temin yoluyla ne kadar iş varsa eş, dost, arkadaş, ahbap ve kendi üzerlerine iş alıp el altından para kaçırmaya...
Partiliyim ayağıyla, Özel Kalem bürosunda sandalye eskitip, gelenden geçenden göz kirası istemeye...
Severler mi Bunlar Mehmet Sekmen’i?
Mehmet Sekmen göreve geldikten sonra alışılmış bu düzene dur diyen şehrin Tehlikeli ve Kötü Adamı…
Değirmenlerinin suyu kesilince Kahvede, sokakta, cami avlusunda, parti binasında dedikoduların biri bin para...
Neymiş Mehmet Sekmen, Erzurumluya iş vermiyormuş,
Mehmet Sekmen Müteahhit olmuş,
Mehmet Sekmen İstanbul'dan işadamı getiriyormuş...
Daha Neler... Neler...
Ben olayın bu noktasından bakmıyorum...
Ben, Önceki gün Tüm Dünya genelinde yaşayan Erzurumlu Dadaşların yüzlerindeki gülümseye bakıyorum...
Sevince bakıyorum...
Mutluluklarına bakıyorum...
Bu şehrin insanını aynı anda böylesine gülümseten, mutlu eden, sevince boğan, sabahlara kadar eğlendiren başka bir olay var mı?
Ben şehrimin insanının yüzündeki tebessüme bakıyorum...
Yaşatandan Allah Razı Olsun...
Başlıkta dedim ya,
Mehmet Sekmen Çok Tehlikeli ve Kötü Bir Adam...
Bu Adama Dikkat!...
Evet Bu Adama Dikkat....
Bugün şehrimiz Erzurum’un ismi Dünya'ya duyurulsun diye çalışıp çabalayan, size haksız yere ihaleler vermeyen, komşunuzun çocuğunu hak etmediği için işe almayan, Parti'de iki bardak çay içtiğiniz için sizi partilimdir deyip diğer vatandaşlardan ayırmayan Adam elbette Tehlikeli Adamdır...
Bu Tehlikeli ve Kötü Adam.
Kötü giden maçın devre arasında soyunma odasına giderek Futbolcularla yüz göz olan Adamdır...
Bu Tehlikeli ve Kötü Adam.
Erzurumspor Şampiyon Olsun Diye İstanbulspor maçında sahaya girerek rakip takım futbolcularıyla yumruk yumruğa kavga eden adamdır.
Sizin haksız menfaatlerinize karşı çıktığı için; Sokakta, parkta, bahçede, cami avlusunda iftiralar atarak dedikodu ürettiğiniz bu Tehlikeli ve Kötü Adam önceki gün tüm şehri sevince boğan, bir zamanlar kapısına kara kilit vurulu kulübü yeniden küllerinden doğuran Erzurumspor'un Tek Mimarıdır.
Türkiye genelinde onlarca, Erzurum'da yüzlerce eli cebine gitmeyen işadamı, tüccar ve tacir varken tek başına Tüm Şehrin Takımı Olan Erzurumspor'u Sırtına alan, omuzlayan ve başarıdan başarıya sürükleyen Adamdır Bu Kötü ve Tehlikeli Adam.
Yine Erzurum'da onlarca Sivil Toplum Kuruluşu ve Türkiye'nin muhtelif şehirlerinde bulunan Erzurumlu Dernek, Vakıf ve Federasyonlarında sadece Erzurumspor'un başarısında sevinen, halaylar çeken, sokaklara dökülen yüzlerce Erzurumlu olmasına rağmen, bir gün ellerini taşın altına koymayan, Erzurumspor için bir kuruş vermeyen herkese inat bu Takım Süper Lig'de olsun diye Dünya'ya Erzurum ismini Futbol Takımızla duyuralım diye Takıma maddi ve manevi her şekilde sahip çıkan Tehlikeli ve Kötü Adamdır Mehmet Sekmen...
Evet Yine diyorum ve yine söylüyorum…
Bu Adama Dikkat!
Bu Adam Kötü ve Tehlikeli Bir Adam…
Ama kimler için kötü?
Kimler İçin Tehlikeli?
Artık Erzurum’un kanını ememeyip, kalantor kasalarını kabartamayan, kırk takla atarak kılıktan kılığa girerek malı kapıp götüremeyenler için…
Biz zamanlar hak etmedikleri halde belli mevki ve makamlara yalakalık ve dalkavukluk yaparak gelenler için…
Partili kılığına girip her dönemin adamı olup Belediye de kendi istedikleri gibi at koşturanların artık istedikleri gibi at koşturamadığı bir düzene soktuğu için…
Eskiden Belediye’ye ait arsaları kendi yandaşlarına peşkeş çekip malı kapıp götürenler için…
3 Liralık malı Belediye’ye 15 Liraya satarken mutlu olanların düzenine ayak uydurmadığı için…
Tahsisli arsaları yandaşlarına bedava dağıtan Belediye Başkanları, Meclis üyeleri ve Partililerine izin vermediği için…
Daha birçok sebep sayabilirim bu konu üzerine…
Ama ben asıl konumuza döneyim…
Erzurumspor’a sahip çıktığı için…
Erzurumspor’u kimseye muhtaç etmediği için…
Kapısına kara kilit vurulan bir takımı küllerinden alıp yeniden doğurduğu için…
Erzurumlulara yaşattığı bu sevinç ve mutluluk için….
Tüm Şehir adına sonsuz teşekkür ediyorum…
