ERZURUM HABER 25: Erzurum´da kara noktalardan biri haline gelen Hamidiye Köprülü Kavşağı birilerine mezar olmadan çözüm bekliyor.
Yapımı gerçekleştiği ilk günden beri yüzlerce insanın yaralandığı, birçok maddi hasarlı, zaman zaman ölümle burun buruna gelinen kazaların adresi olan Hamidiye Köprülü Kavşağı bir ailenin ocağına ateş düşmeden kapatılmayı bekliyor.
Çevre Sakinlerinden Başkan Sekmen´e Mektup!...
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen´in göreve geldiği ilk günden beri şehrin silüetine göstermiş olduğu hassasiyet ve vatandaşın memnuniyeti için yapmış olduğu girişimleri gördüklerini dile getiren vatandaşlar, Yüzlerce insanın yaralandığı, onlarca kişinin ölümle burun buruna kaldığı, İsmine Ölüm Çukuru dedikleri Hamidiye Köprülü kavşağındaki yaşanan Can Pazarına Başkan Sekmen ve Ekibinin bir an evvel çözüm üretmesi için seslerini duyurmaya çalıştılar.
İşte Vatandaşın Mektubu;
Sayın Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Bu mektubu Tüm Gez Mahallesi, Çaykara Caddesi ve Erzurumlu vatandaşlar adına yazıyorum. Geçtiğimiz yıllarda Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan ve Belediye olarak adına Köprülü kavşak dediğiniz biz vatandaşlar olarakta adına Ölüm Çukuru dediğimiz Hamidiye Köprülü kavşağı yapım nedeni ve işlevi olarak Dünya´da bir benzeri olmayan kara noktadır.
Bu köprülü kavşakta yaşanan maddi hasarlı ve ölüme davetiye çıkaran kazaların tek müsebbibi hiç şüphesiz Erzurum Büyükşehir Belediyesidir.
Bugüne kadar bu kavşakta yaşanan yüzlerce maddi hasarlı kazanın faturası sürücülere kesilmiştir. Nedeni ise; Kavşağın çok sert ve keskin bir viraj olması münasebetiyle kazalar tek taraflı olarak kabul edilmektedir. Haliyle sigorta şirketleri tek taraflı kazalarda hasar ödemesi yapmamaktadır. Hemen hemen her gün mutlaka bir kazanın meydana geldiği bu köprülü kavşağın bir an evvel çözüme kavuşturulması için sesimizi size duyurmak istiyoruz.
CAN PAZARINDA YAŞIYORUZ!....
BİRİLERİ ÖLSÜN MÜ İSTİYORSUNUZ?
Türkiye´de alışıla gelmiş bir mantığın Başkan Mehmet Sekmen tarafından çürütülmesini de canı gönülden istiyoruz. Herkes inanır ve bilir ki, ille de bir facia olacak ki önlemler alınsın. Başkan Mehmet Sekmen´in bu inanılan ve bilinen mantığı çürütmesi bekleniyor. Onca uyarılar ve ikazlara rağmen alınmayan önlemler sonucu ağır hasarlar verdikten sonra alınan tedbirlerin bir anlam ifade etmediği kanaatindeyiz. Yarın çok geç olmasın. Bu Ölüm Kavşağında birileri ölmeden çözüm üretilsin. Yarın bu kara noktada olası bir kazada birilerinin ocağına ateş düştütükten sonra herşey çok geç olabilir.
Başkanım vakit geç değil. Sizi evvela Vicdanen göreve davet ediyoruz...
SESİMİZE KULAK VER BAŞKANIM!...
Sayın Başkanım, Bir Erzurumlu olarak, hemşerilerinize ve geleneklerimize göstermiş olduğunuz hassasiyetinizden dolayı bu köprülü kavşağın şehrimize ve çevreye vermiş olduğu bir başka zararın da altını çizmek istiyorum. Yapımı ve işlevi bakımından bir anlam ifade etmediğine tüm şehir tarafından inanılan bu Ölüm Çukuru sayesinde karşıdan karşıya geçişler sağlanamadığından, alışılmış olan komşuluk ilişkilerimiz bitme noktasına gelmiştir. Oysa takdir edersiniz ki, Erzurum geçmişten gelen örf, adet, anane ve gelenekleriyle özellikle komşuluk ilişkileriyle Tüm Türkiye´de ve hatta Dünya´da takdir edilen bir şehirdir. Tarih boyunca Kırk Değirmenlerden çıkıp gelen bu güzergahta akıp giden Çaykara Deresinin bile ayıramadığı komşuluk ilişkilerimiz bu köprü sayesinde yok olmuştur.
Siz Saygıdeğer Başkanımızın da bu değerlerimizi en ince hassasiyetinizle değerlendireceğinizden hiç şüphemiz yoktur.
Geçmiş yıllarda mahalle sakinleri olarak Bu Ölüm Çukurunun birilerinin ocağına ateş düşürmemesi için Erzurum Büyükşehir Belediyesine defalarca başvurduk. Mahalle sakinleri olarak İmza kampanyası başlatmaya kadar gittik. Önümüzdeki günlerde de yine sesimizi duyurup bu Ölüm Çukurunun çözüme ulaşması için sesimizi duyurmaya çalışacağız. Hassasiyetinize güveniyor ve vatandaşlarınızın bu sesine sessiz kalmayacağınıza inanarak bu mektubu yazdık. Umarız bu sesimize kulak verirsiniz.
Bu Ölüm Çukuru birilerine Mezar olmadan çözüm bulur inşallah.