Daha önce iktidara geldiklerinde her iki ismi de serbest bırakacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, bu kez de 'Selahattin Demirtaş'ın serbest bırakılmasını istiyorsanız, Osman Kavala'nın serbest bırakılmasını istiyorsanız bize katılacaksınız.' dedi.
Elazığ Hakimiyet Gazetesinde yer alan habere göre; Bu açıklama, zaten geri planda 6’lı masayı destekleyen, bunu İstanbul ve Ankara başta olmak üzere birçok büyükşehir belediyesi seçimlerinde ortaya koyan HDP’den siyasi desteğin devamını istemekten öte bir anlam taşıyor.
Demirtaş, PKK’nın, Osman Kavala da FETÖ’nün sembol isimleri. Aslında Kılıçdaroğlu bu ifadesi ile her iki terör örgütüne meşruiyet kazandıracağını, bu örgütlerle irtibat ve iltisak olan herkesin aklanacağının haberini veriyor.
Öyle ya, PKK ve FETÖ’nün birinci adamları suçsuz ve masum görülecekse diğer insanların suçu devede kulak kalır. Açıkça Kılıçdaroğlu diyor ki “bize destek verin ki hem PKK’lılar hem de FETÖ’cüler özgürlüklerine ve yeniden faaliyetlerine başlasınlar.”
Cumhurbaşkanı olmak ve seçimleri kazanmak adına devletimiz için, demokrasimiz için ciddi ve tehlikeli sonuçlar doğuracak böylesine sorunlu bir dil kullanıp kirli oyunlara alet olan ve bunu çok rahatlıkla ifade eden bir Kılıçdaroğlu’na şaşırmadık ama, böylesine sorunlu bir yaklaşım ortaya koyan Kılıçdaroğlu’na karşın 6’lı masanın anlı şanlı milliyetçisi Akşener’e, muhafazakar Karamollaoğlu, Davutoğlu ve Babacan’ın derin sessizliğine oldukça şaşırdık.
Tıpkı, Akşener’in Abdülhamid Han’a laf saydırdığındaki sukutlarına şaşırdığımız gibi. Ve tıpkı, siyasi rakibi Erdoğan’ı yıpratmak amacıyla, Amerika’daki gençlerimizi FETÖ’nun ağına düşmekten kurtarmak için Ensar ve Türgev’in yaptıkları yurtlara karşı Kılıçdaroğlu’nun saçma sapan iddialarındaki sukutlarına şaşırdığımız gibi.
Her şey koltuk için, her şey siyasi ikbal için mi? Ve Erdoğan kini ve nefreti, bu kadar ihaneti hoş görecek kadar mı kör, sağır ve dilsiz kıldı sizi…
KAYNAK: ELAZIĞHAKİMİYET
