10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü münasebetiyle Gazetemizi ziyaret eden İYİ Parti Palandöken İlçe teşkilat üyeleri ile yaklaşan yerel seçimleri konuştuk.
İYİ Parti Palandöken İlçe Başkanı Alparslan Yapağı, Yönetim Kurulu üyeleri Selahattin Tosunoğlu, Zeynel Abidin Ağ, Esmiralda Ağ ve Sonnur Mehmetalioğlu´ndan oluşan İyi Parti heyetini Gazetemiz İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Ender Yüncü konuk etti.
Yaklaşan yerel seçimler üzerine yaptığımız söyleşide, İYİ Parti Palandöken İlçe Başkanı Alparslan Yapağı´ya yaklaşan yerel seçimler öncesi düşüncelerini sorduk. Öte yandan Palandöken Belediyesi Meclis üyeliğine Aday Adaylığı başvurusunda bulunduklarını söyleyen Zeynel Abidin Ağ ve Sonnur Mehmetalioğlu´na, Neden Meclis Üyeliğine Aday Adayı olduklarını anlattılar.
İYİ Parti Palandöken İlçe Başkanı Alparslan Yapağı sorumuza şöyle cevap verdi. 31 Mart 2019 da yapılacak olan yerel seçimlerde Palandöken Belediye Başkanlığını İYİ Parti olarak alacağız. Palandöken Belediyesinin anahtarını Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener Hanımefendiye hediye edeceğiz. Başkanlık makamının kapısını kaldıracağız. Halkımız her zaman belediye başkanımız ile rahatça görüşüp sorunlarını ve isteklerini bildirecektir. İYİ Parti Palandöken Belediye Meclis Üyeleri de diğer partilerdeki gibi sadece meclis toplantılarında el kaldırarak eşlik etmeyecek. Palandöken halkının nabzını tutacak. Doğruları belediye meclis gündemine taşıyacak ve sürekli proje geliştirerek Palandöken´in büyümesi ve ilçe ekonomisinin gelişmesi yönünde çalışmalar yapacaktır? dedi.
Mart 2019 yerel yönetim seçimlerinin iktidara giden yolu aralayacak çıkış noktası olduğunu ifade eden Zeynel Abidin Ağ, ?Halkımızın insanca yaşayabileceği bir kent yaratmak için engelleri halktan alacağımız güç ile aşarak Palandöken İlçemizi herkesin özlem duyduğu bir konuma getirme mücadelesine katkıda bulunabilmek için Palandöken Belediye Meclis Üyeliği´ne aday adayı olmaya karar vermiş bulunmaktayım. Bu yolda en büyük gücümüz ve güvencemiz hak ve halkımızdır.? diye konuşan Palandöken Belediye Meclis Üyesi Aday Adayı Zeynel Abidin Ağ ise şunları söyledi. ?Bu zamana kadar hep uzun ama doğru olan yolu tercih ettim. Tepeden inmeyle bu işlerin olmayacağına inananlardanım. Ben sıkıntıları en derinine kadar yaşayan hep zorluklarla boğuşan halkın bir ferdiyim. Sıkıntıların kaynağını, nasıl çözüme kavuşturulacağını iyi biliyorum. Milletin problemleri neler hepsini yaşayarak gördüm ve öğrendim. Bunu tepeden inme bir insan asla bilmez. Konu kendisine aktarılsa bile ancak bilgi sahibi olur fakat hissedemez. Milletin bamteline dokunamaz. Ben milletin hissiyatı olmaya ve problemlerini ilk ağızdan en doğru şekilde aktarmaya geliyorum. Bunun yolu önce yerelde halkın sesini duyurmak. Uzun vadede de ulusal mecralarda bu milletin sesi olmak için bu yola çıktım. Belediye Meclis Üyeliğine aday gösterilir ve akabinde meclis üyeliğine seçilirsem; Muhalefet yapma veya birlerinin yanında olma derdinde olmayacağım. Lafı eğip bükmeden doğruya doğru yanlışa yanlış diyeceğim. Belediye kaynaklarının doğru şekilde kullanılması için çalışacağım. Önceliklerin belirlenmesi ve milletin acil ihtiyaçlarının karşılanması ve yaşanılabilir bir Palandöken için gecemi gündüzüme katarak çalışacağım dedi.
Azalarak değil çoğalarak, dayatarak değil, ikna ederek, uzaklaştırarak değil, kucaklayarak hepsinden daha önemlisi ise kazanacağımıza inanarak, Palandöken Belediyesine İYİ Parti bayrağını dikmek için yola çıktık! Belediye meclislerini bir mozaik gibi düşündüğünü belirten Palandöken Belediye Meclis Üyesi Aday Adayı Sonnur Mehmetalioğlu, ?Hem Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı olması ve ülkemizi muasır medeniyetler seviyesi hedefi için gecesini gündüzüne katarak çalıştığına inandığım Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener´in yanında yer almaktan son derece gurur duymaktayım. Günümüzde bili ve manevi değerlerimizin kaybolduğu can ve mal güvenliğimizin kalmadığı ortadadır. Kadınlarımız ve çocuklarımız cinayete, tecavüze, şiddete mağruz kalmaktadırlar. Bu ortamda bunların önüne geçmek için insan merkezli kanunlar ve caydırıcı yaptırımların olması gerekmektedir. Hukuk devleti bunu gerektirir. Türkiye´de yaşanan bu durumlara sessiz kalınmaması bir duruşun olması bu yapılanların değişmesi bu olumsuzluklara dur demek adına bu yoldayım. Bizim kullanamadığımız büyük güçlerimizden birisi kadın enerjimizdir. İş, siyaset, bilim hayatında kadın varlığının ağırlığı arttıkça mevcut potansiyelimiz artacak, büyüyen Türkiye´ye kadınlarımız daha bir güç verecektir. Büyüyen, gelişen Türkiye´nin demokrasisi de hızla sınıf atlıyor. Politik alanda kadın varlığı, kırgınlıkların ve diyaloğu kopartacak yaklaşımların önüne geçecektir. Türkçemizde ?kadın eli değmek´ diye bir tabir vardır. Bununla kastedilen temizlik, düzen, güzellik ve estetiktir. Türkiye siyasetine kadın eli değdikçe siyasete letafet gelecektir. Kavga, küfür, hakaret yerini yeni müreffeh Türkiye´ye yakışır şekilde saygı siyasetine bırakacaktır." Bu duygu ve düşüncelerle Bir kadınlar ve cesurlar hareketi olan İYİ Parti´ye Palandöken Belediye meclis üyesi aday adaylığı için müracaatta bulundum.
"Benim hayalim şu: Belediye meclisi üyesi oluşturulmuş gündemler üzerinden çalışmamalı. Belediye meclis üyeleri gündem yaratmalı. Gündem yaratmakla kalmamalı sorunu çözmeli. Seçmen bizleri 5 yıllığına seçiyor diye, hesap vermeyi 5 yıl sonrasına bırakmamak gerekiyor. Parti örgütleriyle, sivil toplum örgütleriyle iç içe olmak ve 5 yıllık süre dolmadan hesap vermek gerekiyor. Belediye meclisi üyesi sorunları belirlerken bireysel hareket etmek yerine paydaşlarla hareket etmeli. Meclis üyesi sivil toplum örgütleriyle iç içe olmalı. Bir ilçenin nabzını onlar tutar. Yıllardır Palandöken İlçesi sınırlarında yaşayan birisi ve bir esnaf olarak İlçede neler oluyor, neler bitiyor, sorunlar nedir, bunlara hakimim. Her belediye meclis üyesi bireysel, siyasal duruşuyla yer alır mecliste. Mecliste tepeden aşağıya kadar herkesin eşit söz hakkı olduğunu düşünüyorum. Ben de belediye meclisi üyesi olduğumda elbette partinin grup kararlarına uyacağım ve gerektiğinde bir birey olarak, düşüncemi söyleyeceğim. Palandöken ilçesini tanıyorum, sorunlarını biliyorum dedi.
?Siyasette kadının olması, siyasetin seviyesini yükseltir; yaratıcılığı, üretimi artırır. Ülkemizi de, Partimizi de daha iyi yerlerde görmek için kadınların siyasette de iş hayatında da daha çok olması gerekir.
İstanbul, İzmir ve Ankara gibi Metropol şehirlerde çok sayıda bayanın belediye meclis üyeliği yaptığını ancak Erzurum´da Bayanların siyasette pek görülmediğini belirten Sonnur Mehmetalioğlu ?Siyasette kadının olması, siyasetin seviyesini yükseltir; yaratıcılığı, üretimi artırır. Ülkemizi de, Partimizi de daha iyi yerlerde görmek için kadınların siyasette de iş hayatında da daha çok olması gerekir." diyerek sözlerine Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk´ün şu sözleriyle devam etti. ?Bizim sosyal toplumumuzun başarısızlığının sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ilgisizlikten ileri gelmektedir. Yaşamak demek faaliyet demektir. Bundan dolayı bir sosyal toplumun, bir organı faaliyette bulunurken, diğer bir organı işlemezse, o sosyal toplum felçlidir.? Demokrasi, halkın kendi kendini yönettiği, yöneticilerini belirlediği, eşitlik ve özgürlük temelli bir yönetim şeklidir. Dolayısıyla, ana ve eş olarak toplumun yarısını oluşturan kadınların da sadece seçmen olarak değil, aynı zamanda yönetici olarak demokrasideki yerlerini almaları gerektiğine inanıyorum diye konuşan Mehmetalioğlu, Kadının diğer adı umuttur, mücadeledir, barıştır. Kadın bakış açısıyla daha temiz siyaset ve ekonomik, sosyal, kültürel gelişimin daha hızlı olacağını düşünüyorum. Çünkü kadın, siyasetin içinde erkeklerin, yaşlıların, çocukların sesi olacak ve özveriyle çalışacak, bulunduğu noktaya gelinceye kadar yaşadıklarını unutmayarak daha iyisi için mücadele edecektir. Bu nedenle de etkin ve kalıcı sosyal politikaların hayata geçmesi, ailenin tam anlamıyla temsil edilebilmesi, daha güçlü bir Türkiye için biz kadınların mutlak siyasette olması gereklidir. Olmalı ve aydınlık bir gelecek örmelidir. Unutmayalım ki kadın değişimin ve dönüşümün en önemli dinamiğidir. Kadın yaşamın rengidir. Kadın evden gidince nasıl evin ışığı sönüyorsa; kadın yaşadığı şehre sırtını dönünce de o şehrin ışığı söner dedi.
