Geçtiğimiz Pazar akşamı Ankara´da meydana gelen hain bombalı saldırının etkileri sürüyor. Bu menfur saldırının en olumsuz etkilerinden biri de insanlar üzerinde oluşturduğu ?psikolojik tahribat´. Başkent Ankara´da son beş ay içersinde peşpeşe gelen üç büyük saldırı herkesi korku ve paniğe sevk etmiş durumda? İnsanları karamsar düşüncelere yönlendirmek, korkutmak, panikletmek, zaten; terörün bir numaralı hedefi. Terör örgütleri korku psikolojisini topluma yaymak için eylemler düzenlerler? Asıl amaç; insanları öldürmekten ziyade bu saldırılar aracılığıyla propaganda yapmak, korku salmak, insanların güven ve umut duygularına zarar vermektir.
Türkiye, işte; bu zor süreçten geçiyor. Şehirlere, metropole yayılmak istenen terörün nihai hedefi de korku yoluyla insanları günlük hayattan koparmak. Kalabalık yerlerden insanların kaçmasını, alış-veriş yapmasını, sinemaya, lokantalara, maçlara gitmesini engellemek, deyim yerindeyse insanları güvenlik korkusuyla eve kapatmak?
Hatırlayın; ABD´de tarihin en büyük terör saldırılarından birinin yaşandığı 11 Eylül 2001?de New York Belediye Başkanı Rudy Giuliani, insanlara şu tarihi çağrıda bulunmuştu: ?Korkmayın, terör aslında yaşam tarzımızı hedef alıyor. Sizlerin eve kapanmasını,karamsar psikoloji içinde, tedirgin biçimde yaşamanızı istiyor. Siz New Yorklular, Amerika´da yaşayanlar aksine şimdi dışarılara çıkacak, alış-veriş yapacaksınız. Terörü, bu şekilde yeneceğiz? demişti? Evet; bizler de birlik içinde milletçe bu zor günleri de aşacağız. Günlük hayattan kopmadan teröre, hain saldırılara karşı topyekün mücadele edeceğiz.
Gün dayanışma, gün bir olma zamanı?