Bugün, 22 Kasım 2024 Cuma
Prof. Dr. Recep Akdağ'ın Sağlık alanında gerçekleştirmiş olduğu eserleri bugün meyvelerini veriyor
Çin'in Wuhan kentinden ortaya çıkarak dünyayı tehdit eden Kovid-19'la mücadelede Türkiye dünyaya örnek olmaya devam ediyor.
Türkiye'nin sosyal devlet olup olmadığının tartışmalarının yapıldığı şu günlerde, hatırlatmak isterim ki;
"Sosyal devlet, ekonomik yönden zayıf kimselere yardım ederek, sosyal adaleti sağlamaktır.
Sosyal refahı arttırarak insanlara insan onuruna yaraşır bir hayat sağlamaktır.
Bugün KOVİD-19 mücadelesinde batılı refah devletlerinin sağlık sistemleri çökerken ülkemizin etkili bir mücadele yürütmesinin arkasında son 18 yıldır yapılan çalışmaların önemli etkisi var.
Türkiye eğer bu yatırımları yapmasaydı ve bu yatırım kararları verilmeseydi belki şu anda Türk sağlık sektörü çökmüştü.
Elbette her şey mükemmel demiyoruz.
Ancak bugün etkili mücadele yürütmemizin temel nedenlerinden biri de bütçeden sağlığa ayrılan payın yükseltilmesi, sağlık çalışanlarının sayısının artması ve sosyal yardımlardır"
Hiç şüphesizdir ki, Sağlık sisteminde ve sosyal devlet anlayışında 2002 yılından itibaren yaşanan gelişmelerin 2002 yılında Sağlık Bakanlığı görevine gelen ve 2013 yılına kadar aralıksız Türkiye Cumhuriyeti’nin Sağlık Bakanlığı görevini yürüten Prof. Dr. Recep Akdağ’ın bugünkü başarıda çok önemli etkisi ve rolü vardır.
Bugünkü mücadeleyi kahramanca yürüten sağlık çalışanlarımızın sayısı Prof. Dr. Recep Akdağ’dan önce yani 2002'de 378 bin 551 iken, bugün 2020'de 1 milyon 100 bin olmuştur.
Yine 2002'de Ülkemizdeki hekim sayısı 91 bin 949 iken, bugün 2020'de 166 bin olmuştur.
Yine 2002'de hemşire/ebe sayısı 113 bin iken, 2020'de 262 bin olmuştur.
Evet, bugün Dünya ve Türkiye’deki Basın yayın organları “Çin'in Wuhan kentinden ortaya çıkarak dünyayı tehdit eden Kovid-19'la mücadelede Türkiye dünyaya örnek olmaya devam ediyor.” Başlıkları atıyorlar.
Unutulmamalıdır ki, “Bir binayı güzel gösteren dış cephesidir. Ama Binayı Ayakta Tutan Temelleridir.”
Bugünkü Türkiye’nin Sağlık sisteminin Dünya’ya örnek gösterilmesinin en büyük sebebi ise Prof. Dr. Recep Akdağ’ın 2002 yılından beri verdiği mücadelenin meyveleri ve attığı sağlam temellerin eseridir.
"Bugünkü mücadeleyi kahramanca yürüten sağlık çalışanlarının sayısı 2002'de 378 bin 551 iken, 2020'de 1 milyon 100 bin oldu.
18 yılda 3 kat arttı.
Şayet bu artış olmasaydı bugün bu mücadelemizi nasıl yürütürdük?
Kamuda, üniversitelerde ve özel sektörde çok sayıda sağlık çalışanı istihdam edilmesi sağlık sistemimizi ayakta tutan en önemli dinamiktir.
Burada özellikle Tıp fakültesi sayısında ve mezun sayısında da yaklaşık iki katlık bir artış gerçekleşti.
2002'de hekim sayısı 91 bin 949 iken, 2020'de 166 bin oldu. 2002'de hemşire/ebe sayısı 113 bin iken, 2020'de 262 bin oldu.
Yine hiç şüphesiz belirtmek isterim ki, Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca’nın bu süreçte vermiş olduğu çalışma azmi ve gayreti de takdire şayandır.
Ama "Biz Değerlerimize Sahip Çıkmak Zorundayız"
Prof. Dr. Recep Akdağ Erzurum'un Bir Değeridir.
"DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKMAZSAK BİRGÜN DEĞERSİZ KALIRIZ"
Erzurum
22.11.2024
