Bu yazıyı hiçbir zaman kaleme almak ve bu başlığı hiçbir zaman atmak istememiştim.
Bu yüzden okuyacağınız bu yazının içerisindeki sözcüklerin ve başlığın utancını, Şarap şişeleri arasında namusunu, şerefini, haysiyetini, gurur ve onurunu kaybetmiş kifayetsiz muhterislerin eseri olduğunu belirterek yazıma başlamak istiyorum.
Son günlerde görüyorum ki, Birileri hazımsızlık çekiyor.
Tüyü bitmemiş yetim hakkı yiyerek, Fakir fukaranın, garip gurabanın hakkına tecavüz ederek pis işkembelerini haram zıkkımlarla dolduran bu hazımsızlık çeken bağırsak mikropları birde yedikleri haram zıkkımların üzerine şarap damlacıklarını ekleyerek ne kadar çirkin olduklarını insanlardan saklayamıyorlar.
Geçmişleriyle yüzleşmekten korkan bu bağırsak mikropları, son zamanlarda toplum tarafından da sevilmediklerini, istenmediklerini ve artık itibar edilmediklerini görünce başlamışlar sağa sola salya sümük akıtmaya.
Toplu halde dolaşan, Salya sümüklerini olur olmaz yerlere akıtan bu sahibi belli olmayan sokak köpekleri, görüyor ve duyuyorum ki, son günlerde salyalarını üstüme sürmeye çalışıyor, bazı ortamlarda hakkımda ileri geri konuşuyorlarmış.
Yahu Siz ne arlanmaz uslanmaz haysiyetsiz adamlarsınız?
Hakkımda bir takım iftiralar uydururken, Yalanlar sıralarken, bari kamuoyunu aldatmaya çalışmayın.
Bu şehir kimin ne olduğunu biliyor.
Kendiniz aptalsınız diye! Herkesi aptal yerine koymanın ne alemi var?
Hakkımda gizli kuytu köşelerde ileri geri konuşacağınıza?
İşte Size ?HODRİ MEYDAN? istediğiniz kameralar karşısında konuşalım.
Toplumun karşısına çıkalım. Herkes eteğindeki taşları döksün.
Öyle Evinizde oturup, karınızın eteği altına gizlenip, klavye kabadayılığını yemez bu şehir.
Söyledim, Yine Söylüyorum?
Türkiye Cumhuriyeti Sınırlarında yaşayan İşadamı, Siyasetçi, Bürokrat ya da mevkisi makamı ne olursa olsun. Kendisine Şantaj, Tehdit ve Tetikçilik yaptığımı biliyor, söylemiyor ve yazmıyorsanız ŞEREFSİZSİNİZ, MÜFTERİSİNİZ, NAMUSSUZSUNUZ?
Ben asıl problemin sizin hazımsızlığınız olduğunu çok iyi biliyorum. Hayatınız boyunca kazanamadığınız şeref ve haysiyetin, bizde sizden çok daha fazla olduğunu görünce bir yerleriniz oynuyor. Gözünüz başınız yerinde duramıyor. İçinizdeki kıskançlık ve hasetleriniz dışa yansıyor.
Bu yüzdende kedinin ulaşamadığı ciğere murdar der gibi, hakkımızda yalan, iftira atıp dolaşıyorsunuz.
Bari bunu yanınızda türemiş üç beş sizin gibi şerefsiz insan arasında yapın da beş dakika da olsa kendinizi kandırın.
Şerefsizliklerinizi, bize iftira, çamur ve yalanlarınızla kapatmaya çalışıyorsunuz. Bu şehir Kimin Şerefli, Kimin Şerefsiz olduğunu çok iyi biliyor. Yapmış olduğunuz bu kirli kampanyalarınız sizin gerçek yüzünüzü ele veriyor.
Genelev Patroniçesi Matild Manukyan´ın çocuklarının bile, toplumda var olma mücadelesi verirken, toplumda kabul görme noktasında sizlerden daha şerefli ve haysiyetli adımlar attıklarını görüyoruz.
En azından O, Matild Manukyan´ın çocuğu olduğunu saklamıyor. Annesinin Genelev Patroniçesi olduğunu, Diğer Genelev Patroniçelerinin ve Hayat Kadınlarının kendi Annesinden daha kötü bir iş yaptıklarını, o işi onların beceremediğini, annesinin daha tecrübeli olduğunu sağda solda anlatıp kendisine prim yapma mücadelesi içerisinde değil.
Ha! Bu arada unutmadan, son olarak eklemek istediğim bir Mahkeme kararı var. Erzurum 3. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen 2012/645 Nolu davanın gerekçeli kararıdır.
Hakkımda, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, Nüfus Ticareti ve Şantaj yaptığım gerekçesiyle açılan davanın sonucunda ?İsnad edilen suçların tarafımdan işlenmediğinin sabit görüldüğünden dolayı her birinden BERAATİME Karar verildiğini göreceksiniz.
Belki bu karar birilerinin çok zoruna gidecek. Kimin ya da Kimlerin zoruna gideceğini bilmem ama ben yine de zoruna gidenler olursa onların bu kararı alıp ?ANALARINA LEÇEK?, ?BACILARINA MENDİL?, KADINLARINA DUVAK? yapmalarını tavsiye ediyorum.
Şimdi bu satırlardan kendisine pay çıkaranlar olacaktır. Ender Yüncü bana hakaret etti diye bu yazıyı alıp mahkemeye koşanlarınız olacaktır. Ben bu yazımda kimseyi kastetmediğimi şimdiden söyleyeyim.
Ama ille de ben Ender Yüncü´ye iftira attım. Toplumda yüzünü kızartmak için yalanlar söyledim. Bu yüzden bu yazı beni anlatıyor diyenler olursa da Onları Evvela Yüce Yaradanıma havale ediyorum.