Asgari ücretli: Açlık sınırının altında bir zengin

Asgari ücretli: Açlık sınırının altında bir zengin

Asgari ücretli: Açlık sınırının altında bir zengin

Asgari ücretli: Açlık sınırının altında bir zengin

Memurhaber Yazarı Ahmet Tezel`in bu haftaki köşe yazısına göre; Mevzuatımıza göre ?Asgari Ücret? işçilere normal bir çalışma günü karşılığı ödenen ve işçinin gıda, konut, giyim, sağlık, ulaşım ve kültür gibi zorunlu ihtiyaçlarını günün fiyatları üzerinden asgari düzeyde karşılamaya yetecek ücreti ifade ediyor.

Bir yandan TÜİK tarafından ülkemizde halen açlık sınırı 1427 TL, yoksulluk sınırı ise 3500 TL olarak açıklanmış durumda.

01.01.2015 ? 30.06.2015 tarihleri arası için asgari ücret ise 1201,50 TL, net 949,07 TL olarak açıklanmış durumda. İşverene maliyeti ise 1411,76 TL olacak.

Asgari ücret açıklanırken Hükümet kendisini istihdamın lokomotifi olacak işverenlerle işçilerin geçim endişeleri arasında sıkışmış hissediyor ve genellikle de işvereni rahatsız etmekten kaçındığı izlenimi doğuran ramlar belirlemeye devam ediyor. Böyle yorumlayınca çaresizlik içinde kalındığı anlaşılabilir, ama işin diğer boyutu vergi ve bu yönden bakınca kazın ayağının hiç de öyle olmadığı ortaya çıkıyor.

Böyle düşünmemek mümkün değil, zira rakamlar böyle söylüyor. Bir yandan gün geçmiyor ki asgari ücretin vergiden muaf tutulacağı beklentisi pohpohlanmasın. Gerçek de şu ki son yıllarda açıklanan asgari ücretler yine yıllık olarak saptanan gelir vergisi dilimleri ile birlikte değerlendirildiğinde asgari ücret her yıl biraz daha vergi tırtıklanmasına itiliyor.

Yıllar

Brüt Asgari Ücretin Yıllık Toplamı

Asgari ücretin yıllık gv matrahı

15%

20%

Asgari ücretin GV matrahının GV ilk dilimine oranı

Asgari ücretin yıllık tutarının %20 dilime taşan kısmı

Asgari ücretlinin ödediği zengin vergisi

2005

5.864

4.985

6.600

8.400

0,76

0

0

2006

6.372

5.416

7.000

11.000

0,77

0

0

2007

6.885

5.852

7.500

11.500

0,78

0

0

2008

7.483

6.360

7.800

12.000

0,82

0

0

2009

8.154

6.931

8.700

13.300

0,80

0

0

2010

8.937

7.596

8.800

13.200

0,86

0

0

2011

9.801

8.331

9.400

13.600

0,89

0

0

2012

10.962

9.318

10.000

15.000

0,93

0

0

2013

12.001

10.201

10.700

15.300

0,95

0

0

2014

13.230

11.246

11.000

16.000

1,02

245,5

12,275

2015

14.850

12.623

12.000

17.000

1,05

622,5

31,125

Tablodan görüldüğü gibi asgari ücretin gelir vergisine tabi matrahı yılar geçtikçe gelir vergisi ilk dilimine olan oranı giderek artmış ve 2014 yılından itibaren asgari ücretli ?Zengin vergisine? geçmiş bulunuyor.

Vergi dilimleri geliri çok olandan daha çok az olandan daha az vergi almayı amaçlıyor. En düşük oran %15 ve her yıl artırılan bu %15?lik oranın miktarındaki artış giderek düşük tutulduğundan asgari ücretteki emeğiyle geçinenlerin beklentileri karşılamakta uzak artıştan bile düşük tutulduğundan nihayet asgari ücretli de açlık sınırının bile altındaki ücreti ?Çok kazanıyormuş? gibi değerlendirilerek %20?lik zengin vergisi oranı ile muhatap kılınıyor.

Evet öncelikle Devletin elbette ete kemiğe bürünmüş bir organ değil, canlılığını Devleti yönetenlerin ortaya koydukları uygulamalardan alan bir yapı olduğunu belirtelim. Bu görüntünün direkt açıklaması ?Devletin açın elindeki lokmasına göz dikmiş? olması, dolaylı açıklaması ise ?Devletin asgari ücretliyi kayıt dışı çalışmaya itiyor? olduğudur. Öyle ki bu uygulama halen ülkemizdeki 3 milyon insan gibi işsiz-yoksul kategorisine girerek makarna-kömür gibi asgari tüketim kalemlerini gidermek varken asgari ücretle kayıt içi çalışarak hem bunlardan olma hem de zengin vergisi vermekten kaçındırtmakta, bunun  yerine kayıtdışı çalışmaya itmektedir.

memurhaber



Anahtar Kelimeler: 0