İspir Belediye Başkanı Ahmet Coşkun Ramazan Bayramı münasebetiyle yayımlamış olduğu kutlama mesajında şu sözlere yer verdi.
Bayramınız Bayram Ola.
Merhaba canlarım.
Mübarek Ramazanı bu gün itibariyle uğurluyoruz artık.
Yürüdüğümüz bu sürede ne o bizi ne biz onu yolda bırakmadık çok şükür.
Belki de vesilesi, merhameti, bereketi sürükledi bizi kapılara.
Memleketimin tüm yerleşim yerleri köylerimiz, mezralarımız velhasılı tüm haneler ve hanelerimizdeki canlarımız.
Bir sıcacık merhaba, bir tebessüm ve ben geldim ana, ben geldim baba, bacım, kardeşim !
Sonrasında gelecek bayramda da bu kapılara aynı seste seslenebilme fırsatım olacak mı diye duyduğum hüzün.
Hey gidi Karakoç! Ruhun şad olsun.
Bir anda mısralarının dilimde ki o kavruk halinin sancısıyla varlığını hissettim.
‘’ Nur yağan geceler, gündüzler nerde?
Neşe paylaştığım öksüzler nerde?
Dost yollar, dost evler, dost yüzler nerde?
Huzura erdiğim bayramlar hani?’’
Hani yüzler, dostlar, gidip te dönmeyenler.
Öncesinde de olduğu gibi, 100 köyümüz ve onlarca mezramızdan çok şey biriktirdim bu son ziyaretlerim de . Ama hepsinden ötesi heybemden taşan sevgi ve dua.
Bu öyle bir haldir ki büyük ve kocaman bir sorumlulukla bayramın arefesine taşıdıkları var.
Tabi ki biraz hüzün biraz özlem ve hepsinden önemlisi her duvar dibine çömeldiğim de yüzüm iki avuçlarımın arasın da ‘’ yarabbi güç ver ‘’ deyip yaratandan merhamet dilendiğim anlar..
‘’ ya Rabbi merhametine muhtacım’’
Senelere sığmayıp taşan kocaman bir ihmalin işgali karşısında ‘’ yarabbi bana güç ver merhamet et’’ demenin ötesine geçemediğim bir haldi bu.
Tek bir çıkış var.
Uzakları yakın etmek, yokluğu yoksulluğu bertaraf edip, şefkatin sahiplenilme duygusunun varlığını gönüllere indirmek.
İşte bayram o zaman bayram olur inşallah. Yoksa Karakoç’un dediği gibi;
‘’ Bayram demek takvimdeki yazı mı?
Bayram hasret, bayram ağrı, sızı mı?
Açıp yüreğimi, yumup gözümü
Özüne girdiğim bayramlar hani?’’
Özüne girdiğimiz bayramlar yakın olacaktır inşallah.
Can dostlarım!
Yarın bayram.
Ne olur küs olanlar barışıp kucaklaşsınlar.
Varsa kininizi atın savurun bir taraflara, yükünüzü hafifletin. Emin olunuz ki daha hızlı yol alırsınız.
Köylerimiz de yol kenarlarında, dağ yamaçlarında rastladığım ve yanakları ayaz kavruğundan kıpkırmızı olan çocuklar gördüm bizim çocuklarımız, gözlerinizden öpüyorum
bayramınız bayram ola.
Orak tutan, çapa vuran ellerinin nasırına vurgun düştüğüm aksakallı kocalar, dedelerim, nenelerim ellerinizden öpüyorum bayramınız bayram ola.
Analar, babalar gördüm,
Emmiler gördüm, dayılar, bibiler ezeler.
Gelinler gördüm, genç kızlar, delikanlılar.
Adamdılar,
Bayraktılar her biri..
Yüreklerinizden öpüyorum
bayramınız bayram ola.
Sevenler gördüm, sevgililer.
Sevdaları ar yüklü sevdalılar. Bayramınız bayram ola.
Esnaflarımız, çiftçilerimiz!
Alın teriniz onurunuzdur bilirim.
Bayramınız bayram ola.
Gurbetçiler bilirim bir de ülkemin dört biryanında ve her biri birer Türk Bayrağı.
Üreten, paylaşan, onurlu ve namuslu sıkılmış bir yumruktur onlar.
Kardeşlerimdir, dostlarımdır.
Hasret büyütürüm her birinize selam olsun,
Bayramınız bayram ola.
Ey kutlu Kaçkar, çılgın Çoruh, İspir Kalesi, Saka Baba, Korga , Hasan Dağı, Deve Dağı yüceler ,
Duyun işitin selam size !
Bayramınız bayram ola.
Çörmeli,
Maden Köprü, Şehir Deresi.
Aksu Vadi, Sıra Konaklar, Çamlı Kaya , Tapsor, Fısırik , Koç Dağı , Ovit …
Velhasılı memleketinin tüm vadileri dereleri, çayları,
İspir !
Bayramınız bayram ola.
Ülkem, yurdum, vatanım nefes aldığım,
Canım Türkiyem !
Bayramın bayram ola.
Milletim, medeniyetim, asaletim ey yüce TÜRK !
Bayramın bayram ola.
Ümmetim, teslimiyetim
Ey insanlık !
Bayramın bayram ola.
Huzur ola,
Sağlık ola,
Kardeşlik barış ola..
Sizleri seviyorum.