OKÇULAR TEPESİNDEKİ YERLERİMİZİ "GANİMET" İÇİN ASLA TERK ETMEMELİYİZ

Kıymetli Dostlarım,

YÜCE MİLLETİMİZ hem ÜLKEMİZİN hem de bölge coğrafyasında yaşayan diğer tüm ülkelerin neredeyse tarihin en zor anlarından birini yaşadıkları bu dönemde, eşsiz ferasetini göstererek güçlü ve tek başına bir hükümet çıkarmayı başarabilmiştir.

Bu süreci en başından itibaren en iyi şekilde okuyan Sayın CUMHURBAŞKANI, olayları yönlendirerek bu muhteşem neticenin alınmasının bence, mimarı olmuştur.

Sayın BAŞBAKAN´ın,tüm dolduruşlara rağmen , oyuna gelmeyerek Sayın CUMHURBAŞKANI ile ikileme girmemesi, bence dava adamlığının en büyük göstergesidir. Bu sebeple başarıdaki en büyük paylardan biri de kendisine aittir (AK Parti teşkilatlarının ayrıca da kadın ve gençlik kollarının mücadelesini unutursak onların emeklerinede gerçekten çok büyük haksızlık yapmış oluruz.).

Bazı Yüce gönüllü arkadaşlarımız,lütuf göstererek, ulaşılan bu başarıda benim de büyük emeğimin ve katkımın olduğunu söylüyorlar (Sağ olsunlar.). Bütün ÜMMET´in, ayrıca kendi ÜLKEMİZİN yaşamış olduğu bu zor günlerde, ihtiyaç duyulan "Sorumlu insanlardan oluşan tek parti iktidarına", benim bir saç teli kadar emeğim olduysa ben bunu şeref kabul ederim.

AK Parti kadrolarının yaptığı hizmetler yukarıdaki satırlarda anlattığım gibi çok önemlidir. Ancak lütfen hiç kimse kusura bakmasın bu seçimde ki en büyük başarının sahibi AK Parti kadroları değildir (Hele ki ben veya dışarıdan benim gibi az-biraz dahli olanlar ise hiç değildir.).18 yaşındaki dokumacı Zeynep ,30 yaşındaki teknisyen Murat, 80 yaşındaki emekli Ragıp Dayı, 60 yaşındaki profesör Rüstem Bey´dir.Yani kısacası tüm MİLLETTİR.

RİZE mitinginde yaptığım konuşmada da söylediğim gibi tekrar ediyor, onlar yani düşmanlarımız, bu milleti tanımıyorlar, diyorum (Çünkü koyun olarak gördükleri bu MİLLET, adeta tarihin en ferasetli kararını vererek adeta sessizce halk ihtilali yapmıştır.).

Kahvehanelerde, bakkallarda, marketlerde daha doğrusu topluma açık her yerde bir kişi bile olsa nasıl ikna ederim diye gayret göstermişlerdir. Bazıları bilerek bazıları ise bilmeden ?BU DAVANIN SAHİBİ HAKKTIR.SAHİBİ HAK OLAN BU DAVADA ZAFER İSE MUHAKKAKTIR.? öğretisine hizmet etmişlerdir.

Ortadoğuda bizim için kurulan kurt kapanının inanın ki çoğumuz farkında bile değildik. Aslanı çakala boğdurmak için yabancı tüm egemen güçler ve onların yerli işbirlikçileri planlarını yapmış bir şekilde, hazır olarak bekliyorlardı. Ancak bu istekleri artık rafa kalkmıştır. Aslanı çakala boğdurma defteri artık kapanmıştır. ASLAN GEREKİRSE ,BİR ASLAN GİBİ ÖLECEK,FAKAT ÇAKALDAN BİLE MERHAMET İSTEYECEK KONUMA DÜŞMEYECEKTİR.

Kıymetli Dostlarım, keşke her şey normale dönmüş olup tehlike tamamen geçmiş olsaydı.Ancak tehlikenin ikinci bölümü henüz yeni başlıyor (Düşman bu kadar çabuk asla pes etmez.).Bence şimdi ki ilk hedefleri, Sayın Cumhurbaşkanı ve Sayın BAŞBAKAN arasında nifak çıkarmaya çalışmak olacaktır (hürriyetin 2 kasım manşeti, bunun ilk işaret fişeğidir.).

Toplumda psikolojik baskı yaratacak olan askeri darbeyi kulaktan kulağa daha fazla konuşulur hale getirmek için kargaşaya sebep olacak önemli isimlere, suikastler düzenlemeye çalışacaklardır. Ayrıca da gezi benzeri toplumsal kalkışmalar içinde, zemin hazırlanacaktır.

Şunu unutmayın ki en büyük darbe, kazandık diye rahatladığımız anda gelir. İnsan olduğumuz için belki ufak tefek hatalar yapabiliriz. ANCAK HER NE PAHASINA OLURSA OLSUN OKÇULAR TEPESİNDEKİ YERİMİZİ "GANİMET" İÇİN ASLA TERK ETMEMELİYİZ. PEYGAMBER EFENDİMİZİN (S.A.V) sözünü dinlemeyerek ganimetten pay almak için UHUD dağındaki yerlerini terk eden okçular yüzünden, kazanılmış durumda olan savaşın [PEYGAMBER EFENDİMİZİN (S.A.V) VARLIĞINA RAĞMEN], kaybedildiğini bir an olsa bile hafızalarımızdan silmemeliyiz.

BİR UMUTTUR YAŞAMAK

SEDAT PEKER