Taşeronun gözü Meclis?te

Meclis`ta görüşülen Taşeron Yasası ile ilgili işçilerin meraklı bekleyişi sürüyor. Taşeron işçiler İç Güvenlik Paketi`nden sonra meclisin gündemini meşgul etmesi beklenen yasadan beklentileri büyük. Taşeron işçilerin en büyük sorunu eşitsizlik. Aynı işi yapan kadrolu bir elemana kıyasla çok daha düşük maaş alan taşeron işçiler artık kadro istiyor. Taşeron bir firmaya bağlı işçiler, asgari maaş alırken aynı işi yapan kadrolu işçi yaklaşık 2 bin 500 lira maaş alıyor. Büyükşehir Belediyesi`nde yaklaşık 150 taşeron işçinin olduğu tahmin ediliyor. Taşeron işçilerin sorunu bunlarla sınırlı değil. Birbirinden farklı işlerde çalışmak zorunda kalan işçiler, resmen işverenin kölesi haline gelmiş durumda. Hükümet ile görüşme masasına oturan yetkili sendikalar ise, taşeron işçiyi değil cebini düşünüyor. Türk-İş Konya İl Temsilcisi Necati Kökat, işçinin işverenin oyuncağı haline geldiğini belirtti. Kökat, "Taşeronlaşma ülkemizin kronik sorunu haline gelmiştir. Taşeronlaşma ile ilgili bir adım atılmazsa sorun daha da büyüyecektir" diye konuştu. ASIL İŞİ YAPANLAR TAŞERON İŞÇİLER Türkiye`de alt işverende çalışan işçi sayısı, kamuda 585 bin 788 ve özel sektörde 419 bin 466 olmak üzere toplam 1 milyon 5 bin 254. Verilere göre, taşeron işçiliğin en yaygın olduğu sektörler 417 bin 442 kişi ile (kamu) temizlik ve 318 bin 87 kişi ile (özel) inşaat sektörlerinde. Hizmet alımının en yaygın olduğu kamu kurumları, yüzde 36 ile belediyeler, yüzde 14 ile KİT`ler ve yüzde 4 ile yüksek öğretim kurumları. Kadrolu işçilerin yükünün de taşeronlara bindiğini kaydeden Kökat, "İşin ağır yükünü yapan taşeronlar. Kadrolu işçiye zar zor iş yaptırabiliyorsun. Kadroluya sözünü geçiremeyen yetkili, yönünü taşerona çeviriyor. Taşeron işçi ise ekmek parası uğruna sesini çıkartamıyor. Çünkü işveren istediği an işçiyi işten çıkarabilir. Taşeron işçiler ile kadrolular arasındaki maaş farkı bir yana, hak açısından da büyük farklar bulunmaktadır. Taşeron işçiye, servis, yemek, sosyal hak yok. Adam hasta olduğunda bile çalışmak zorunda. Çünkü yasalar öyle diyor. Taşeron işçi en yakını bile ölse, cenazeye dahi gidemez. Yine yasalar bunu emrediyor. Taşeron işçi işverenin kölesi gibi. Ne derse yapmak zorunda. Yapmazsa ekmeğinden olacak" ifadelerini kullandı. 1 MİLYON TAŞERON VAR Ülkede yaklaşık bir milyon taşeronun olduğunu ifade eden Kökat, "Ülkemizde yaklaşık 1 milyon taşeron var. Az bir rakam değil. Tespitlerimize göre de, 1 milyon taşeron işçinin yüzde 87`si kamuda çalışıyor. Bizim öncelikli isteğimiz, bu işçi kardeşlerimizin kadroya alınmasıdır. Kadroya alındıktan sonra, diğer haklar da gelecektir. Böylece taşeron-kadrolu ayrımı da yapılmayacaktır. Taşeron işçi kıdem tazminatını hak kazanabilmek için 1475 sayılı İş Kanunu`nun 14 üncü maddesine göre işten ayrılması gerekiyor. Hükümet yetkilileri taşeronların haklarını konuşacakları yere, taşerona taşeron mu diyelim, alt işveren mi diyelim bunun tartışmasını yapıyorlar. Hatta bununla ilgili bir yasa da meclisten geçti. Biz meclisten taşeron işçilerin kadroya alınması konusunda bir yasanın geçmesini istiyoruz. Taşeron işçi ile ilgili diğer bütün yasalar işçileri tatmin etmeyecektir" şeklinde konuştu. DEVLET GÜVENCESİ VERİLSİN Taşeron işçilere en azından sosyal güvenlik haklarının verilmesi gerektiğine vurgu yapan Kökat, sözlerini şöyle sürdürdü: "Herkes sosyal güvenlik şemsiyesi altında olsun. Hem devletimiz kazansın, hem işçiler kazansın. Böylece, anayasamızda yazan o sosyal devlet hayata geçsin. Başta tekstil sektörü olmak üzere, merdiven altı iş yerlerini disiplin altına alın. Bütün çalışanları kayıt altına alın. Yetkililerin isteği Türkiye bir ucuz işçi cenneti haline gelsin. Taşeron sisteminde patlama yaşansın. Böylelikle iş kazalarında artışlar yaşanacak. Sendikalar daha da etkisizleştirilmeye çalışılacak. ?Kiralık işçilik? düzenlemesiyle işçi simsarlığı getirilecek. `Modern amele pazarları` kurulacak bu ülkede." İŞÇİLER ARASINDA EŞİTSİZLİK VAR Büyükşehir Belediyesi`nde çalışan bir taşeron işçi ise sorunlarını şu şekilde dile getirdi: "Bizim en büyük sorunumuz eşitsizlik. Bizim konumumuz şu anda joker gibi. Her işte bizi kullanıyorlar. Kadrolu işçiler resmen yatıyor. Gün boyu direksiyon sallayan kadrolu şoför 2 bin lira maaş alırken, şoför taşeron olunca asgari maaşın biraz üstünde maaş alıyor. Ortada büyük bir eşitsizlik var. Asıl işleri biz yapmamıza rağmen, kadrolular bizden daha fazla maaş alıyor. Kadrolu olmadığımız için de bir devlet güvencemiz yok. İstedikleri zaman işten çıkarabiliyorlar. Servisimiz yok, kadroluya göre hiçbir hakkımız var. Daha önce 85 lira zam yapmışlardı. Şimdi onu da geri aldılar. İşverenin oyuncağı haline geldik." BERKHAN PARLAK merhabahaber.com