KUŞLAR KAFESE GİRİNCE

Kıymetli Dostlarım,
Hayatımda kazanma umudumu yitirdiğim çok ender anlar olmuştur. Bunlardan bir tanesi Ergenekon Mahkemesi´nde yargılandığım dönemdi. Bizlerin avukatları savunmalarında, ifade ve tutanakları ellerindeki dosyalardan okurken mahkeme heyetini oluşturan fetö´nün hakimleri ve savcıları avukatların yaptığı savunmalara, dosyaya bağlı kalarak ezberden cevap veriyorlardı.

Bunların hakimi, savcısı böyle akıllıysa diğer görevlileri kim bilir nasıldır diye kendi kendime sorardım. Ülkenin en akıllı çocuklarını toplayıp daha çok ufak yaşlarından itibaren kutsal bir davaya hizmet ettiklerine inandırıp, aslında cia ve mossad´ın ajanlarına dönüştürüyorlardı.

Ancak benim unuttuğum Muhyiddin İbnü´l-Arabi Hazretleri´nin çok sık kullandığı; ?Eğer YÜCE ALLAH isterse kuşlar filleri bile yener.´ sözünün gerçekliğiydi. Bu iki uluslararası istihbarat örgütü kırk yıllık bir plan yaparak TÜRKİYE´yi yönetecek kadroları kendi istekleri doğrultusunda yetiştirmiş, Şii ve Sünni Müslüman dünyasını birbirine sokacak akıl almaz bir plan yapmışlardı.

Fetöcülerin zekaları yüksek olsa da tartışmaya kapalı oldukları tek alan Fetullah Gülen´in emirleriydi. Gülen´in normal telefonda yapılan konuşmalar kaydediliyor diye, oluşturdukları sözde çözülmesi mümkün olmayan ByLock isimli programı kullanmayan hiç kimseye hakkını helal etmeyeceğini söylediğinden, 200.000 kişiye yakın fetöcü ByLock´a sorgusuz sualsiz kayıt yaptılar.

İstihbarat, terör, organize gibi şubelerde çalışan polislerin çoğu ise kendilerince kurnazlık yaparak ölmüş bir ismin üstüne kart çıkartıp o şekilde programa kayıt oldular. Kendilerince ByLock´un çözülmesi her ne kadar mümkün değilse de ekstra bir tedbir daha almak istediler. Ancak onlarda evlerinden sisteme girerken kullandıkları wifi üzerinden rahat bir şekilde tespit edildiler (Yani kısacası ülkenin en zekileri olarak yetiştirilen 200.000 kişi adeta bir kuş sürüsü gibi topluca kafese girdi.).

Son günlerde bizi yıldırmak için yapılan terör saldırılarının sebebi, yetiştirdiği 200.000 kuşunun kafese girdiğini gören sahiplerinin çılgınlıklarıdır (Yetiştirdikleri farklı tür kuşlarla, yani örgütlerle bu çılgınlıklarını yapmaktadırlar.).Şii-Sünni savaşını çıkaramadıkları gibi Ortadoğu´daki güç dengelerini ve insiyatiflerini de büyük bir oranda kaybettiler. 
Trump bir iş adamı... Ülke yönetiminde kar zarar döngüsünde yol alacaktır. Şimdiden bunun işaretlerini de vermeye başlamıştır. Amerika için en büyük tehlike uzak doğudaki Çin tehditidir. 2025 yılında Çin dünyanın en büyük ekonomisi olacaktır. Amerika´nın kibir ve küstahlığı buna asla müsaade edemez.

Bugüne kadar yaptığı hemen hemen tüm tahminleri tutmuş bir dostunuz olarak size söz veriyorum, paniğe kapılmazsak içimizdeki bozguncuları konuşturmayıp susturursak, kısacası biraz daha dayanırsak, Amerika´nın Çin saplantısından dolayı Ortadoğu´da oluşacak boşluk sayesinde ilerleyen yıllarda bu bölgeyi yöneten en önemli güçlerden biri olacağımız gerçektir (Çünkü buna engel olması için yetiştirilen kuşların bir çoğu şimdiden kafese girmiştir.).

BİR UMUTTUR YAŞAMAK
SEDAT PEKER